Bu hastanede ilaç yok, çay var!

EMRE ERGÜL Kaşgar, ÇİN / Bir devlet hastanesi düşünün… Kapıdan giriyorsunuz, derdiniz ne olursa olsun size önce bir yeşil çay ikram ediliyor. Siz çayınızı içerken, hemşireler rahatsızlığınızı not alıyor; çay bitiminde de gerekli bölüme yönlendiriliyorsunuz… Bu hastanenin bizim bildiğimiz hastanelerden farkı şu: Burada neşter, ameliyat, ilaç yok! Fizyoterapi, akupunktur, spor var! Burası, Çin’in Sincan eyaletine bağlı Kaşgar kentindeki “Kashi Hospital of Chinese Medicine (KHCM)” adlı hastane…
Geleneksel Çin tıbbı ve tedavi yöntemlerinin kullanıldığı klinik ya da muayehaneler Türkiye’de de mevcut. Ancak KHCM’yi farklı kılan, Çin devletinin milyonlarca yuan harcayarak kurduğu resmi devlet hastanesi olması.
Her gün 5 dakika Ba Duan Jin
Milliyet’in ziyaret ettiği hastanenin ilk katında bir spor alanı bulunuyor. Kas hastalığı yaşayan gençler, kasları zayıf yaşlılar, halsiz uyananlar vs. bu katın müdavimi… Onların “ilacı” ise Ba Duan Jin! Türkçesi Sekiz Nakış Çigong’u… Çin’de en az 2 bin yıldır uygulanan sekiz hareketten oluşan bir egzersiz… Kişiye göre 5-10 dakika sürüyor. Milliyet’in görüştüğü Çinli uzman, uyandıktan sonra ya da işten eve dönüşte her gün yapılmasını tavsiye ediyor. Kasların gerilmesi ve güçlenmesini hedefleyen bu 8 hareketi denedik. Gerçekten de 10 dakikalık oldukçayorucu ve terleten seans sonrasında vücutta ne ağrı kaldı ne sızı…
‘Omurilikteki yüzde 20’lik bükülmeyi düzeltiyoruz’
Çin hastanesinin ikinci katında fizyoterapi merkezi bulunuyor. Her yerde özel olarak dizayn edilmiş yataklar pilates topları ve bel aparatları var. Ameliyat kelimesinin yasak olduğu bu merkezde, Çinli doktorların iddiasına göre, fizik tedaviyle omurilikteki yüzde 20’lik bükülmeler bile düzeltiliyor. Sırrı açıklamıyor, parmaklarını gösteriyorlar…
Nabızdan rahatsızlık teşhisi!
Hastanenin en ilginç yerlerinden biri de “nabızcı” doktorların bulunduğu alandı. Karşılıklı oturduğunuz doktor, parmağıyla nabzınıza bastırıp, sizinle pek konuşmadan nabzınızı dinliyor. 1-2 dakika sonra “Ağzınızı açıp dilinizi çıkarın” diyor. Sonra da teşekkür edip, teşhisini anlatıyor… Şaka gibi değil mi… Uygur Türkü olan doktorum, nabzımdan mide rahatsızlığımı, kan eksikliğimi, çok soğuk içecek tükettiğimi bildi! “Ne yapayım?” dediğinizde de elinize bir reçete tutuşturuluyor. Ancak bu reçetede alacağınız ilaçla değil, hastanenin laboratuvarında hazırlanacak olan “bitki çayları”nın isimleriyle günlük dozları yazıyor!
Tepkiniz ne oldu?
Beğen
0
Beğenmedim
0
Sevdim
0
Eğlenceli
0
Kızgın
0
Üzgün
0
Wow
0